Taraflar arasındaki ilişkinin sona ermesi halinde, bir tarafın bu ilişki vasıtasıyla elde ettiği bilgileri kullanması diğer tarafın menfaatini olumsuz olarak etkileyebilir. Taraflar bu olumsuzluğu bertaraf etmek için aralarındaki ilişkide birbirleriyle yarışma girmeme, birbirleriyle rekabet etmeme hükümleri öngörebilirler. Bu durumda bir tarafın rekabet nedeni ile olumsuzluğa düşecek menfaati ile Anayasa ile koruma altına alınan çalışma ve sözleşme özgürlüğü arasında denge kurulması gerekir. Rekabet yasağı öngören sözleşmenin yazılı olması, karşı tarafın ekonomik geleceğini tehlikeye düşürmemesi, yer, zaman ve iş türü bakımından sınırlarının uygun olması, özel durumlar dışında belirlenen sürenin iki yılı süreyi geçmemesi gerekmektedir. Bu şartları taşımayan rekabet yasağı hükümleri geçersizdir. Geçersiz rekabet yasağı hükümlerini içeren Franchise ilişkisinde bu hükümlere dayalı olarak haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi istenemez. Nitekim Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2011/ 13747 E. 2012 / 356 K. Sayılı ilamıyla; Davacı Franchise Veren, Franchise Sözleşmesinin 5-5. maddesinde düzenlenen sözleşmenin sona erdiği tarih itibariyle bir yıllık süre ile rekabet etmeme yasağına aykırı davrandığını ileri sürmüş, davalının haksız rekabet oluşturan eylemlerinin tespitini ve önlenmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, haksız rekabetin önlenmesine karar verilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi tarafından, taraflar arasındaki sözleşmenin rekabet yasağını düzenleyen hükmünün Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile güvence altına alınan çalışma hürriyeti ilkesine aykırı olması ve tarafların aralarında imzalayacakları bir sözleşme hükmü ile bu özgürlüğü ihlal anlamına gelecek herhangi bir düzenleme yapmalarının mümkün olmadığı belirtilerek, Mahkeme tarafından verilen karar doğru bulunmamıştır. İlgili karara aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
https://www.ozsuer.av.tr/wp-content/uploads/2020/06/YuksekMahkeme-Esas-2011-13747-Karar-2012-356.pdf